19 Kasım 2010 Cuma

ETLİ LAHANA SARMASI

sarma
Selamün Aleyküm herkese..bir bayram telaşını da atlattık şükürler olsun...bayramdan iki gün önce maaile  yatak döşek hasta olunca bayramınızı kutlamaya gelemedim afola:(Rabbim cümlemize sevdiklerimizle nice bayramlar görmek nasip etsin inşallah..

Daha çok ev dışı mekanlarda bayramlaştık dostlarla..onun dışında havanın yaz sıcağında olmasını fırsat bilerek vurduk kendimizi doğaya..tatil planlarımda hastalık nedeniyle suya düştü..su nerde inek içti..inek nerde:))Allah yolunda kurban gitti....bunalım durumlarım geçti şükür..duydum ki genel olarak ahalide bu karamsarlık mevcutmuş..normal olduğuma şükrettim içim rahatladı depresyona girmemişim diye:)bu tatil de iyi geldi bir nevi..geçti gitti anlayacağınız..şükredecek o kadar çok şeyim varken bunalıma girmek gibi bir şımarıklığım olamaz nitekim!sağlıklı bir evlat,hamdolsun iyi bir eş ve kimseye muhtaç olmayacak şekilde yaşayabilmek şu yalan dünyada..ben şükretmeyim de kim şükretsin...güzel maileriniz için de ayrıca teşekkürler dostlar..iyi ki varsınız:)

Etli Lahana Sarması arşivimde bekeleyenlerden..fotoğraf makinem mefta oldu maalesef..işyerinden hediye gelecek yenisi kim bilir ne zaman:(gerçi bahene benimki..sanki güzel birşeyler yaptımda çekmesi kusur kaldı..zor bela midye tatlımı yaptım onun dışında yeni birşeyler yapamadım:)tembelliken değil çook hastaydım..geçtim tarifime...Selam ve dua ile..

Malzemeler:
  • 1 s.b pirinç
  • 1 adet domates
  • 2 y.k karışık salça
  • 1 adet soğan
  • 3 y.k tereyağ
  • 200gr orta yağlı kıyma
  • sarmalık orta boy lahana
  • sumak
  • baharatlar,tuz
Hazırlanışı:
  1. lahanalarımızı tepesini keserek yaprak yaprak ayıralım.
  2. tuzlu suda bir kaynar gelecek şekilde kaynatalım.
  3. pirinci yıkayıp soğanı küçük küçük doğrayalım.
  4. salçayı teryağında kavurup karışıma ilave edelim.
  5. domatesi küçük küçük doğrayalım.
  6. kıymasını ve baharatlarını da ilave edip güzelce karıştıralım.
  7. lahana yapraklarını ince olacak şekilde ayarlayıp iç harçtan koyup saralım.
  8. tencerimizin dibine sarılmayacak olan lahana parçalarından serip sardığımız sarmaları yerleştirelim.
  9. üzürine geçmeyecek şekilde 1 tatlı kaşığı tuz  ve sumak ilave ettiğimiz sıcak suyu dökelim.
  10. yaklaşık 30-40dk kısık ateşte pişirelim.

24 Ekim 2010 Pazar

DİNLENMEYE İHTİYACIM VAR...AMA NERDE?

Manzara-Resimleri58

Sebebini bilemediğim bir mutsuzluk var yüreğimde bugünlerde...neden böyleyim diye düşünüyorum ama nafile bulamıyorum cevabı..gelir geçer dedim..bu sefer bırakmadı yakamı bu can sıkıcı ruh hali..hani bazen insan hıçkıra hıçkıra ağlarda niye ağlıyorum diye sorduğunda bir neden bulamaz ya..tam ortasındayım işte bu garip durumun...inşallah mevsimseldir..çünkü mutsuzluk çok kötü bir hastalık ki benim hiç tarzım değil...şu satırları yazaken bile yüzüm asık..

Belkide dinlenmeye ihtiyacım var gerçekten...Kurban Bayramı iyi bir fırsat bunun için..ama doğru yeri bulmak mesele..hele de enerjim sıfırken..bu yüzden yardımınnzı istiyorum..mutlaka git bak havan değişecek diyebileceğiniz mutasıp mekanlar varsa lütfen yol göstericim olun..şimdiden teşekkürler..

25 Eylül 2010 Cumartesi

EZOGELİN ÇORBASI VE SON HAVADİSLER..

ÇORBA
Baştan uyarıyorum..bu post çook uzun olabilir..malum son postumdan bu yana verdiğim ara çook uzun:)kaybolup gittiğimi düşündünüz dimi...öyle de oldu aslında..birtürlü oturup yazamadım çok niyetlenmeme rağmen..çok özledim bloguma yazmayı ..yılda bir yazacak durumda olsam bile blog macerama nokta koymaya niyetim yok şimdilik..yani unutmayım bu blog dostunu..unutulduğunuzu da hiç sanmayın..
Yazamadığım dönemlere ait çok şey var anlatacağım ama bir çoğunu es geçeceğim maalesef..malum bu sene yaz tatilim yoktu işte ilk senem olması nedeniyle..Baba kızı Elazığa yolcu ettim 2 haftalığına..bana da alternatif bir tatil seçeneği oldu böylece..uzun zamandır bir araya gelemediğim arkadaşlarımla yatılı kız partileri yaptık..araba altımda çarşıları rahatça dolaştım..en önemlisi yemek telaşım olmadı..biz hanımlar için bence böyle olması da gayet güzel bir tatil:)sonrasında mübarek ramazan ayını bitirdik 4oderece sıcakta ...şükür Rabbime bu seneyide nasip etti bize..nasıl yaparım diye düşünürken imdadıma superwomen kayınvalidem yetişti şükür..işyerinde de açlık hiç dokunmadı iş yoğunluğunda..güzel geçti yani anlayacağınız ramazanım..bayramın 2.günü  Elazığa yolcu ettikten sonra onları Ankaradan ablam geldi kısa bir kaçamak yapıp..bir posta da onlarla gezdim ve tatil bitti nasıl geçtiğini anlamadan..
vee sonunda miniğim Şevvali sevdasına kavuşturduk..
kreşin ilk günü
Kreşe başladı güzel kızım..ne zaman okula başlayacağım?bugün cumartesimi pazar mı.?tatil ne zaman bitecek????? soruları sonlandı nihayet..o mutlu ben mutlu..sanırım herkes mutlu:)doğduğundan beri yakamızı bırakmayan genizetinden de bu perşembe itibariyle kurtulduk şükürler olsun..artık nefes alırken o kadar zorlanıyordu ki hiç tereddüt etmedim hastahaneye giderken..eşim soğukkanlılığıma şaştı kaldı ama gerçekçi düşünmek durumundaydım..doktorlarda başka alternatif sunmayınca niyeti bozmaktan başka çarem kalmadı..Rabbim kimseyi evladıyla imtihan etmesin..ederse de sabrını versin..ne zormuş onu doktorlara teslim etmek...yüreğimden birşeyler koptu gitti sedyeye yatırınca...şükür atlattık ve gayet iyi..Allah tüm hastalarımıza acil şifalar versin inşallah...
Şimdi ise evim temiz,Şevval uyuyor,yemeğim var,balkonum püfür püfür esiyor....yani bu postu yazmanın tam zamanı:)kayınvalidemin ramazan da sık sık yaptığı ezogelin çorbası acıkan miğdelerimize şifa oldu..alternatif ve gayet besleyici bir lezzet..insanın blogunun olması her açıdan iyi..zaman zaman unuttuğum tarifleri detaylarıyla kendi blogumdan bulmam iyi ki bu blogu açmışım dedirtti bana...ramzanda kurulan o güzelim sofralar telaştan karelenemedi maalesef..bu sene böyle oldu..inşallah seneye paylaşabilirim sizinle..bu tempoda yazarsam anca ramazanda yazarım gibi zaten:)şaka şaka..o kadar da değil artık:)tamam tamam sustum..ve geçtim tarife..Allaha emanet olunsun tüm bu yazıyı okuyanlar ve okumayanlar..
Malzemeler:
  • 3 y.k tereyağ
  • 2 adet soğan
  • 3adet sarımsak
  • 1 çay b.mercimek
  • 1/2 çay.b biraz fazla pirinç
  • 1/2 çay b.biraz fazla pilavlık bulgur
  • 1y.k domates salçası
  • 1y.k biber salçası
  • nane,reyhan,karabiber,kırmızı biber,tavuk bulyon
Hazırlanışı:
  1. yemeklik doğradımız soğanı 3 y.k tereyağında kavurun.
  2. 1y.k domates salçası,1 y.k biber salçasınıda soğanlara ekleyip kavurmaya devam edin.
  3. nane ve reyhanı da ekleyip karıştırdıktan sonra tencerenin yarısına gelecek kadar su ilave edin.(pişen karışım çok sulu olmayacağı için suyu göz kararı ayarlayın)
  4. mercimek,pirinç,bulgur karışımını suya ilave ettikten sonra 1 adet çiğ yemeklik doğranmış soğan ve 3 adet sarımsağıda ileve edin.
  5. düdüklünün kapağını kapatıp 15 dk kısık ateşte pişirin.
  6. pişen karışımı blendırla ezdikten sonra istediğiniz kıvamı elde edene kadar sıcak su ekleyin.
  7. baharat ve bulyonunu eklediğiniz çorbayı bir taşım daha ocakta kaynatın.
  8. çorbanız afiyetle yenmek için hazır...

19 Mayıs 2010 Çarşamba

İNCİRLİ PASTA

incirli talı
Bu kadar  ara verdikten sonra söze nerden başlasam diye düşündüm uzun uzun itiraf ediyorum..lafın başı geldi mi devamı kolay gelir nihayetinde...aslında hayatın her noktasında böyle sanırım..başlamak bitirmenin yarısıdır lafı boş olmasa gerek:)
sizden uzak kaldığım o kocaman zaman diliminde bir çok şeyde değişti hayatımda...bu kadar ara vermemin en baştaki nedeni iş yerindeki günden güne artan sorumluluğumun verdiği yoğunluk..gün boyu bilgisayarla haşır neşir olunca akşam elini bile sürmek istemiyor insan tuşlara..bir de internetimizin bağlantısı sınırsız tarifeye geçti diye sevinirken bilgisayardan kaynaklanan sorunla internetin yarım saatte kesilmesi yani sınırlı kullanıma geçmemizde birşeyler yazma isteğimi kırmadı değil:(malum bir tarif yayınlamak 1 saati buluyor bende..ben ne zaman otursam bilgisayar başına şevvalin istekleri sıralanıyor hiç bitmiyecekmişcesine..su..süt..pilav...çiş...boya yapalı mı nedersin?..bu fikir hoşuna gitti mi...vs..s...Allahım sizin bızdıkları bilmem ama bendeki bızdıkın çenesi ve eli uyku saatleri dışında hiç durmuyor..nerden buluyo o kadar lafı o enerjiyi bilmiyorum ama onu takip ederken kendimi bitap hale düşmüş buluyorum..sanırım bal ve pekmez takviyesini azaltmalıyım..ya da kendime takviye yapmalayım:)zamane çocukları pek fena..itiraf ediyorum ileride Allah ömür verirse işim çok zor bu bilmişle:)
kayınvalidemin gitmesiyle evin yükü üstüme kaldı yine ama uzun süre onun deepfrize attığı stoklarla geçindik:)ve şunu keşfettim çalışnca kesinlikle daha pratik oluyor insan..dar zamana çok şey sığdırıyorsun..ve düzenli olduğun için daha huzurlu hissediyorsun..evde olduğum zamanlarda aradaki farkı daha net anlıyorum ve çalıştığım için mutlu oluyorum..veeee en güzeli eşin senden herzaman mükemmel olmanı beklemiyor..ev hanımı olmanın en zor yanı herşeyi en güzel şekilde yapmanızı beklemeleri..sanki evdeysen herşeye zamanın varmışki gibi davranılıyor ama hiç de öyle olmuyor..yani çalışmanın en büyük artılarından biri emeğinin adı olması..yorulma hakkının olduğunun farkına varılması ve ona göre sizden beklentilerinin daha az olması:)
bir güzel gelişmede artık trafiğe çıkacak kadar şöför olmam:)
araba sürme işi tamamdır şükürler olsun..darısı tüm isteyenlere..
artık tarifime geçeyim yoksa bitmiyecek yazacaklarım..
tarifimi yüzünü bire bir görmek nasip olamayan, bir arkadaşım vesilesiyle tanıdğım çok uzaklarda yaşan Nadireceğime ithaf ediyorum:)o biliyo niye olduğunu..
Nadireciğim öneririm..şu günlerde sana lazım malum tatlılar:)
incirli tatlım tamamen uydurmasyon:)bir anada aklıma gelen ve beğendiğimiz pratik bir lezzet...deneyim bakalım beğenecek misiniz:)
malzemeler:
  • 7 adet taze incir
  • 1 paket petibör bisküvi
  • ceviz
kreması için:
  • 1 bardak süt
  • 1 paket kremşanti
hazırlanışı:
  1. incirleri bir tencerede incirlerin üstüne gelecek kadar su doldurup suyunu çekene kadar pişirin.
  2. pişen incirleri rondodan geçirip ezin.
  3. ezdiğiniz incirlerle bir pakete yakın bisküviyi karıştırın.en son iri çekilmiş cevizi de ekleyip sudan geçirdiğiniz borcam kaba dökün.
  4. kaşıkla bastırarak düzleştirin.dolaba soğumaya kaldırın.
  5. kremşantisini de hazırlayıp dolaba soğumaya kaldırın.
  6. yaklaşık 2 saat sonra kremşantisinide üstüne yayarak üzerini süsleyin.
Afiyet olsun....

6 Nisan 2010 Salı

KABAK YEMEĞİ

kabak
Son yazımda hastalığın geliyorum sinyalini verdiğini ve buna sebep verecek davranışlarda bulunduğumu yazmıştım.nitekim de öyle oldu.2 gün rapor alacak kadar hasta oldum ki 2 gün yetmedi hala da tam geçmedi.benden Şevvalime de geçince işler sarpa sardı.insan kendi hastalığını umursamıyor da  yavrusu perişan olunca dayanamıyor.
Aslında yapı olarak öyle herşeyi abartan bir karakter değilim.duygusallığım bence dozundadır.sonuçta hasta olmadan büyümesi bırakın büyümeyi yaşaması mümkün değil.şükür şimdi daha iyi mesela..atlattık sayılır.ama onu öyle hasta görmek canımızı sıkmadı değil.siz siz olun dikkat edin kendinize.sağlık gibisi yok.
Sağlığıma kavuştum işyerinde de isteğim düzeni oturtturdum..yani şu sıralar değmeyin keyfime:)
Kabak yemeği tabiki kayınvalidemin tarifi:)çok severek yaptığım tek kabak yemeği cinsi itiraf ediyorum ki:)yanında güzel bir yoğurtla gayet sağlıklı bir akşam yemeği bence...beğeniceğinize garanti veririm..kabaklarınızda eğer tam tadındaysa olmuştur bu yemek..afiyet olsun herkese..

malzemeler:
  • 1 kg kabak
  • 3 adet orta boy domates
  • 3 adet biber
  • 1 adet soğan
  • 1 y.k karışık salça
  • sıvıyağ
  • 1/2 ç.b pirinç
  • maydanoz
hazırlanışı:
  1. kabakları ve domatesi küp küp doğrayın.
  2. sıvıyağda yemeklik doğradığınız soğanları soteleyip salçasını ekleyip kavurun
  3. kabakları ekleyip soğanlı salçalı karışımla karıştırıp 1-2 dakika pişirin.
  4. domatesleri ve doğranmış biberleri ekleyip tuzunu ekleyip sararıncaya kadar pişirin.
  5. 2 s.b suyunu ekleyip pirincini dökün.maydanozları da ilave edip pirinçler pişene kadar pişirin.
  6. yoğurtla birlikte harika bir ikili oluyor..denemeniz dileğiyle..

28 Mart 2010 Pazar

PORTAKAL TATLISI

tatLII
Güzel geçen bir pazar gününden sonra  merhaba:)bu ifade çok tanıdık geldi ama nerden bilmem:))yeni bir haftaya hasta başlıyorum..ama buna da şükür diyorum tabiki..ah bu havalar insanı hasta eder cinsten bu günlerde..cumartesi günü öyle sıcaktıki yazın ortasında hissettim kendimi..akşama çıkan esintiyle terimiz kurudu bir güzel..dünün sıcaklığına güvenip yine bir piknik organizasyonu yapıldı tabi..yağmurlu gözüken havaya inat gerçekleştirildi de..denize nazır dağların başı dumanlı başladığımız piknik zaman zaman yağan yağmurla sekteye uğrasa da güzel geçti..ama sonrası nasıl olur bilemem çünkü yağmurun ıslattığı giysim öylece kurudu üzerimde:(kısacası hastalığın gelişimini kötüye götürecek dikkatsizlikler yaptım itiraf ediyorum..ama kayınvaldemin hazırladığı özel karışımlarla bir nebze iyi oldum gibi..(bir tanesi de şimdi hazırlanıyor tarifini verebilirim inşallah sonra)
Bir sürü tarif birikti elimde ama malumunuz zaman fakiriyim bu günlerde..portakal tatlısı gerçekten çok güzel oluyor.portakalın hamur işine kattığı o enfes tat ve yayılan koku iştah kabartıyor ..kalbura bastıya da benziyor lezzeti..kısacası denerseniz üzülmezsiniz bence:)bu arada verdiğim ölçüyü yarıya indirebilirsiniz kalabalık bir misafire yapmıyorsanız.sağolsun eli boldur da kayınvalideciğimin hiç bir zaman bir şeyi az yaptığına şahit olmadım:)eli bereketli maşallah..uçak biletleri de alındı zaten moralim bozuk..ben memnundum hayatımdan çok ama..napalım başa gelen çekilir dimi..az tembelmiyim ne:))
malzemeler:
  • 4 bardak s.b un
  • 1 adet yumurta
  • 1 s.b sıvıyağ(ben fındık yağı kullnadım)
  • 1 s.b portakal suyu
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 pk vanalin
şerbeti için:
  • 4,5 s.b şeker
  • 4,5 s.b su
  • yarım limon suyu
  • 2 portakal kabuğu rendesİ
hazırlanışı:
  1. ilk önce şerbeti hazırlayarak başlayın.şerbet kaynamaya başladıktan sonra 10 dk daha kaynatıp limonunu sıkıp ılınmaya bırakın.
  2. hamur için tüm malzemleri iyice karıştırp ele yapışmayacak kıvama getirin.
  3. hamuru elinizde açtıktan sonra isterseniz kevgire bastırarak isterseniz elinizle şekil vererek içine ceviz koyun.tepsiye dizin.
  4. 175 dr de iyice kızarana kadar pişirin.
  5. fırından çıkardıktan sonra soğumuş şerbetini dökün.

14 Mart 2010 Pazar

TAVUK TAS KEBAP

tavuk

GEÇEN HAFTA PAZAR....:)
Güzel bir pazar tatilinden sonra tarifimi de ekleyerek keyfime keyif katacağım..havanın güzel olmasını fırsat bilerek kendimizi attık ormana:)Şevvale pikniğe gideceğiz dediğimde ilk tepkisi yaşasınn ormana mı gidiyoruz ben ormanları çok severim anne oldu:)oldukça kalabalıktık ve çok güzel geçti..dinlendiğimi hissettim kursu da astım tabi dolayısıyla..temiz hava almak gibisi var mı..bir de yanında hamak keyfi..Şevvalin kuzenleriyle zaman geçirmekten yaşadığı mutluluğu da görünce günü gerçekten yüzümde içten bir gülümsemeyle bitirdim..bir de beni bekleyen ütülerim olmasaydı tam süper olacaktı:)neysem gelelim işin tarif kısmına..bu günlerde yemekten sorumlu bakanımız malum sevgili kayınvalidem..yarın için ne yapayım yemeğe diye sorunca ben bilmem şöyle değişik birşeyler olsunda blogumda yayınlayım diyecek kadar şımardım:)ama bu rahatlığın sonu pek iyi olmayacak..yemek yapmayı unutucam nerdeysem..şimdilik organik beslenelim sonrası Allah kerim..
 Diye yazmıştım taa geçen hafta ama yayınlamamda bir aksilik olduğu için taslak olarak bırakmıştım:(sileyim dedim ama bir sürü şey yazmışım kalsın diye düşündüm.oldukça yorucu geçen bir haftanın ardından dinlenmek istiyorum gerçekten..Cahideciğimin dediği gibi uzun zamandır asılı kalan tarifim nihayet yayında:)
Tavuk tas kebap yapımı pratik sunumu şık bir yemek..biz çok beğendik ailecek tavsiye ederim..
malzemeler:

• 2 adet tavuk göğsü
• 3 adet orta boy domates
• 1 adet soğan
• karabiber,tuz
• 1 y.k biber-domates karışık salça
• 4 y.k sıvıyağ
hazırlanışı:
1. tavuk göğsünü kuşbaşı doğrayın
2. domatesi,biberi,soğanı irice sotelik doğrayın.
3. baharatlarını,salçasını,yağınıda ilave ettikten sonra iyice karıştıktan sonra karışımı alacak bir tasa koyun.
4. karışımı çukur tasa iyice bastırdıktan sonra tencereye kapatıp üzerine bir ağırlık koyun.(pişerken tas kalkmasın diye)
5. üzerine 1,5 s.b su ekleyip kısık ateşte 45dk kadar pişirin.
6. piştikten sonra fazla gelen suyu süzdürüp pilav yapabilirsiniz.
7. pişen yemeği ,tası servis yapacağınız tabağa ters çevirerek servis edin.
***tas kebabı malum kuş başı etle ünlüdür.ama tavuk etiylede çok lezzetli oldu.

9 Mart 2010 Salı

HEDİYELERİM GELDİ:)

HEDİYE 3
Ne güzel bir duyguymuş hiç tanımadığın belkide hayatta hiç bir araya gelemeyeceğin birinden hediye almak..telefonda sanki önceden tanışıyormuş gibi samimi bir şekilde konuşmak..hediyeleşmek sünnettendir ya bu etkinliğe katılmak benim için çok cazip gelmişti.tanımadığım birine hediye seçmek ve aynı şekilde hediye almak heycanlandırmıştı beni..ve bugün sevgili Bengüden biribirinden değerli hediyelerim geldi..sıcağı sıcağına paylaşmak istedim bende:)ben şahit olamadım ama Şevvalim kendisine gelen o şirin patikleri görünce havalara uçmuş..Bengüye de anlattım bütün kış patik beğendiremedim bu cadıya..ben bunu beğenmedim,yok küçük yok büyük kandıramadım bir türlü..ama bunlara bayılmış uyumlu olsun diye babannesinin ördüğü fıstık yeşili elbisesini giyicem diye tutturmuş(Bir ara resmini çekip yayınlayacağım öyle yakışıyor ki)..çorap uyumsuz kabul ama mecalim yoktu uygun çorabı giydirmeye:)ne zamandır istediğim mutfak tartıma çok ama çok sevindim:)rengide benim mutfağımda hakim kullandığım renk olunca pek bir hoşuma gitti..katlanıp yer kaplamadan saklanabilen süzgecimde çok kullanışlı gerçekten..son olarakta cam saklama kabı çok işime yarayacak..ama benim ömrüm boyunca saklayacağım notunun yeri bambaşka..benim için bu notların çok özel bir yeri vardır..ve sevdiklerime hediye yollarken mutlaka bir not iliştiririm..

HEDİYE 2
Canım burdan sana tekrar teşekkür ediyorum..yüreğine sağlık..artık İstanbulda da bir arkadaşım var..senin de Antalya da:)
hediye
Benim hediyelerimde yarın adresine ulaşmak üzere gönderilecek inşallah..zamanım o kadar kısıtlıki istediğim araştırmayı yapamadım ama işine yarabilecek şeyler almaya özen gösterdim..inşallah arkadaşım beğenir..
Bu güzel etkinliğin sahibi Pembe Düş Bahçesine çok teşekkür ediyorum..hediye vermek için ya da birbirinizi sevdiğinizi söylemek için özel bir anı beklemeyin..en güzel zaman beklenmeyen anlara denk gelen süprizlerdir..

3 Mart 2010 Çarşamba

HARPUT KÖFTE

etli köfte
Başımda deli bir ağrı,gözümde uyku direniyorum hala yazmaya..inadım inat yazacağım tarifimi..dertleşeceğim dostlarımla...şükür bir derdim yok hatta keyfim yerinde bu günlerde..kayınvalidemin geldiğinden bahsetmiştim..Allah razı olsun ondan elim kolum oldu..düşününki işten dönüşte ev pırıl pırıl,çocuğunuz keyifli(hem de fazlasıyla)yemeğiniz de hazır nazır:)daha ne ister bu kul Allahtan..gerçekten kendime geldim sayesinde..Allah herkese benim kayın validem gibi birini nasip etsin..amma da övdün demeyin..içimden gelmese başıma silah dayasalar yazmam bunları..ya da bu gün yazdığımı yarın yalanlamam..iyiyi söylerim ama kötü de susarım sabırlıca..nereden ne konulara girdim ya..malum eşim Elazığlı..mutfak kültürleri oldukça zengin maşallah..harput köftede bu güzel lezzetlerden biri..malzemede güzel olunca yemeğin güzel olması kaçınılmaz oluyor tabiki.lütfen özellikle et ürünlerini güvendiğiniz kasaplarda alın.bizimde her yönüyle güvendiğimiz kasabınızdan aldığımız kıymayla yapılan yemeğin tadı gerçekten çok farklı oluyor.sözün özü bu yemeği deneyin derim.bu arada hediyeleşme faslı başladı.alıcağım hediye için çok heyecanlıyım:)inşallah güzel bir hediye seçerim blog arkadaşıma:)

Malzemeler:


  • 500gr köftelik az yağlı kıyma
  • 2s.b ince köftelik bulgur
  • 2 adet soğan(içine ve suyuna ayrı)
  • 1 demet maydonoz
  • reyhan,pulbiber
  • 1 t.k biber salçası
  • 1 adet yumurta
  • tuz
  • 1 t.kaşığı karbonat

Hazırlanışı:


  1. Soğanı ve maydanozu küçük küçük doğrayıp bulgur hariç tüm malzemeyi iyice karıştırın, en son olarak bulguru ekleyin.
  2. karışıma suyu azar azar ekleyerek macun kıvamında bir karışım hazırlayın.10-15dk yoğurup iyice kıvam bulduktan sonra fındık büyüklüğünde parçalar koparın.(bu aşamada mutfak robotunda da 2 dk çekebilirisiniz kıvamı daha güzel oluyor)
  3. elinizi ıslatarak avuç içinde yuvarlatıp ortasını hafif çukurlaştırarak şekil verin.
  4. hepsine şekil verdikten sonra 1 y.k tereyağla 1 küçük baş soğanı kavurun.1 t.k domates salçası,1 t.k biber salçası koyup kavurduktan sonra 10 su bardağı sıcak su koyup su kaynadıktan sonra köfteleri ilave edip tuzunu döktükten sonra 15 dk kadar pişirin.

24 Şubat 2010 Çarşamba

TİRAMİSU

pasta
Zamanın yetmemesi ne demekmiş tam manasıyla hayatımın şu dönemlerinde idrak edebiliyorum.gün nasıl bitiyor, günler nasıl akıp gidiyor anlamıyorum..tam artık pilim biticek derken şükür rabbime kayıvalidem imdadıma yetişti.çalışma hayatı zormuş gerçekten itiraf ediyorum..ama hayatımdaki bu zorluğu sevmeye devam:)ne zamandır bloguma bakamadım bile bırakın tarif yazabilmeyi.bundan sonra bu seyirde devam edicek galiba blog maceram maalesef..gerçi kayınvalidem gelmişken arayı telafi edebilirim belkim:)en çok üzüldüğüm noktalardan biri de sizin tariflerinizi takip edememem:(
En son yaptığiım pasta bir dost meclisi vesilesiyle yapıldı..kedi dili pastanın özelliği bir gün önceden yapıldığında lezzetini tam manasıyla bulması..ben orjinal tarifte biraz oynadım misafir sayım çok olunca ama size orjinalini vericem.iki paket yaparsanız ölçüleri 2 katına çıkarıp yarım pakete yakın muzlu puding kullanmalısınız.geçiyorum tarifime..
malzemeler:
  • 1 paket kedili bisküvi
  • 2y.k neskafe
  • 1y.k şeker
  • 1s.b su
muhallebisi için:
  • 500gr süt
  • 2yumurta sarısı
  • 2y.k tepeleme un
  • 1 s.b şeker
  • 1 pk.vanilya
  • 1 paket labne peyniri
  • üzerine serpmek için kakao
hazırlanışı:
  1. 1 s.b su ile nescafe ve 1 y.k şekeri karıştırın.kedi dilinin yarısını şerbete batırıp tepsiye dizin
  2. muhallebi mnalzemelerini labne peyniri hariç karıştııp pişirin.piştikten sonra labne peynirini ilave edip mikserle çırpın.
  3. karışımın yarısını kedi dillerinin üzerine dökün.geri kalan kedi dillerinide aynı işlemi uygulayarak dizin.muhallebinin kalanınıda döküp üzerine kakoyu serpin.bir gece buzdolabında dinlendirin.afiyet olsun.

3 Şubat 2010 Çarşamba

FASULYELİ DÖĞME YEMEĞİ

yemek
Blogumu uykudan uyandırmanın zamanı geldi..o uykudayken ben oldukça yoğundum.. öyle gelişi güzel yazmak pek benim tarzım değil..bu yüzden de geniş bir zamanı kolladım tarif eklemek için..çok uzun bir süredir yaşamadığım yanlızlıktayım evimde bu akşam..eşim arkadaşlarıyla çiğ köfte partisi yaparken güzel sohbetler eşliğinde miniğim Şevvalim benden oldukça uzaklarda Ankarada:(
Annanesi ve dedesiyle gezmelere gitti annesinden uzak daha bu yaşında..olayı trajediye dökmiyeceğim çünkü oralarda adımın esamesi okunmuyormuş:)öyle keyifli yani..teyzesinin kızıyla oyun diyarına dalmış durumda..o bakımdan içim rahat şükür..ama çok özledim bızdığı..evin neşesi onlar..ev onsuz öyle sessiz ki..sahipsiz adeta..Allah kimseyi yavrusundan ayırmasın..
İş hayatından daha fazla bahsetmeyeceğim sizi sıkmamak adına..şunu bilin ki gayet mutlu ve mesutum şimdilik:)mutfağımızda ise orjinal tarifler denenmiyor bu aralar..pasta börek ise  hiç yapılmıyor nerdeyse..tatlı krizlerine çare çikolatalar oluyor..en pratiğinden ne varsa yapılıyor yemekler..bu tarifim de oldukça pratik ve besleyici..kışın şu soğuk günlerinde ilaç niyetine yani..Antalyada böyle soğuk varsa Allah doğudakilere yardım etsin..ısınamadım bir türlü yahu...
geçtim tarife...hepinizi kocaman öpüyorum..fırsatım oldukça takibinizdeyim..sevgiler..
malzemeler:
2çorba kasesi  aşurelik buğday(döğme)
2çorba kasesi fasulye
1,5 y.k biber salçası
1 adet soğan
maydanoz
reyhan,tuz
hazırlanışı:
döğmeleri ve fasulyeleri bir gece öncesinden suda bekletin
ertesi gün yumuşayana kadar pişirin
soğanları yemeklik doğrayıp kavurun.
salçasınıda kavurduktan sonra suyunu ilave edip döğme ve fasulyeleri koyun.
 yemeğin kıvamı çok sulu olmayacak bir kıvamda olmalı.kıyılmış maydanoz,reyhan ve tuzunu da ilave ettikten sonra bir taşım daha kaynatıp söndürün.afiyet olsun..
***cevaplanmayı bekleyen mim sorularım için arkadaşlarımdan özür diliyorum..inşallah ilk fırsatta..

21 Ocak 2010 Perşembe

CEVİZLİ BULGUR PİLAVI

PİLAV
Hayatımın başka bir yöne doğru seyr aldığı bugünlerde bloguma tarif ekleyemedim yoğunluktan..beklediğimden önce iş başı yapınca planlar alt üst oldu haliyle..olsun ne kadar erken o kadar iyi belkide..alışma evresi ne için olursa olsun zor olmuştur..benim için de öyle..yeni düzeni oturtturmak zaman alacak...gerçi haftanın başına nispeten bile farketti ama sabır diyorum..şükür yerim çok iyi:)seviyeli bir ortamda rahat bir işte çalışmak büyük bir nimet olsa gerek:)uzun bir zaman orjinal bir tarif beklemezsiniz benden dimi..işyerinde yediğimiz yemeklerimi çeksem ne..özellikle çorbalar harika oluyor..tariflerini de alırım:)en son denediğim değişik yemek sevgili Cahideciğimin cevizli bulgur pilavıydı..kavrulmuş ceviz gerçekten çok hoş bir tat katıyor..havuçta çok yakışıyor..deneminizi öneriyorum ve izninizle kaçıyorum..ziyaretlerinize en müsait zamanımda gelicem inşallah..
malzemeler:
  • 1,5s.b pilavlık bulgur
  • 1 adet soğan
  • 4y.k tereyağ
  • 1s.b irice çekilmiş ceviz
  • 2 adet havuç
  • maydanoz(evde kalmadığı için ben kullanamadım)
hazırlanışı:
  1. yemeklik doğradığınız soğanları kavurduktan sonra bulguru ilave edin.
  2. tuzunu da ilave edip,3s.b sıcak suyla pişirmeye bırakın.
  3. diğer tarafta cevizi kavurun.havuçları julyen(ince,uzun) şekilde kesip pişirin.
  4. pişen pilava kavrulmuş cevizi ve pişen havuçları ilave edin.
 pilavımız servise hazırdır.
***ben bu güzelim pilavı tavada külbastı ve cips tadında patates kızartmasıyla servis ettim.pek bir güzel oldu.tavsiye ederim..

12 Ocak 2010 Salı

FIRINDA BEŞEMAL SOSLU MAKARNA

fırında makarna
Ah şu bürokrasi işleri de olmasa hayat ne güzel olurdu..zaman kaybından başka birşey değil bence..hele de bu teknolojide..işe giriş işlemleri için gereken evraklar için ,sabah evden çıkıp akşam eve girdik 2 gündür,,şükür ki bitti..ama ben de bittim:)bu arada başka güzel bir haber aldım ama hevesim kursağımda kaldı:(keynevini yarışmasını duyurmuştum size..hangelle katılmıştım malum..dün bu işlemlerle uğraşırken aradılar ve yarışmanın finaline katılmaya hak kazandığımı söylediler..ilk 10 un içine girmişim ve yemeğim çok beğenilmiş.çok sevindim tabi ki..ama yarışmanın İstanbul'da olacağını söylenince kalakaldım.bu konuda ayrıntılı bir bilgi yoktu çünkü.ünlü gurmelerin önünde hazırlayacaktık yemeğimizi(Ali Sirmen,Sahrap Soysal vs..)yarışmaya gelip gelemeyeceğimi sordular tabi.maalesef eşimin engelini geçemedim..onca ısrara bana mısın demedi yahu:(oysa ne hayallerim vardı ve derece alacağımı hissediyordum en başından(öyle her şeyi hissedenlerden olmadığım için farklıydı benim için bu duygu) ..ama yolu gözümüz kesmedi.bir de işe başlamadan önceki son haftam olunca nasibim değilmiş deyip katılamayacağımı bildirdim..içim de uhte kalmadı değil..eşim "sen evimizin keyvenisisin" diyip geziyor:)Şevval de "annem yemek yarışması yapacaktı neden izin vermedin" diyip babasını kovalıyor:)))anne seni götürmiyecekti ki kızım dediğinde durum benim aleyhime dönüyor tabi..komedi halleri yani.yarışmayı çok isterdim...napalım kısmet değilmiş:((
  Tarif verecektim ben dimi güya..fırında nakarnayı çok severiz..börek niyetine yeriz..uzun zaman olmuştu yapmayalı..makarnayı özel kılan tariflerden bence..
malzemeler:
  • yarım paket kalın kesme makarna(fırında makarna)
  • maydanozlu peynir karışımı
  • 2 y.k  sıvı yağ
  • 1 s.b kaşar peyniri rendesi
beşamel sos için:
  • 2 y.k tereyağ
  • 3 y.k un
  • 2 s.b süt
  • 1 adet yumurta
  • tuz,karabiber
hazırlanışı:
  1. makarnanız haşlanırken(10dk)beşemal sosunuzu hazırlayın.
  2. erittiğiniz 2y.k yağda unu kokusu çıkana kadar kavurun.
  3. sütü yavaş yavaş ilave edin.bu sırada hızlı hızlı karıştırın.
  4. muhallebi kıvamına gelince tuzunu ve karabiberini ilave edin.
  5. soğuyunca bir yumurta kırıp yumurtayı karışıma yedirin.
  6. pişiriceğiniz fırın kabının zeminine beşemal sostan bir miktar dökün.üzerine haşladığınız makarnanın yarısını döküp elinizle bastırın.
  7. hazırladığınız peynirli harcı makarnanın üzerine serpiştirin.
  8. kalan makarnayı da koyup yine bastırın.
  9. üzerine 2 y.k sıvı yağ gezdirin.kalan beşamel sosu da döküp hafifçe karıştırarak makarnaya yedirin.
  10. kaşar rendesini her tarafına serpiştirdikten sonra üzerine alüminyum folya geçirin.(içi pişerken kaşarın hemen kızarmaması için)
  11. 25 dk sonra aliminyum folyoyu çıkarın.kaşarlar eriyinceye kadar pişirin.(biraz soğuyunca kıvamı tam oturacaktır)
**kullandığınız peynir yağlı olursa tadı çok  daha lezzetli olacaktır.
**ben fırında biraz fazla tutuğum için kaşarlar kızardı.servis tercihinize göre fırında kalma süresini ayarlayın..
**pişerken sulanıyor.telaşa kapılmayın.normal yani.sonra kıvamını buluyor.

10 Ocak 2010 Pazar

BALKABAĞI PASTASI VE GÜZEL BİR HABER

pasta
Uzun bir aradan sonra harika bir pasta ve benim için çok güzel bir haberle geri döndüm:)daha öncesinde ucundan,köşesinden bahsettiğim, hayatımda belki de dönüm noktası olacak isteğim  gerçekleşti..yüksek lisansımı ev hanımlığında tamamladıktan sonra iş hayatına adım atmaya hak kazandım:)geç bile kaldım ama Şevvalimin büyümesini bekledim..(tabi bu süreç içerisinde teklif teklif üzerindeydi ama...:=)herşeyin bir zamanı var derler ya aynen öyle...şükür ki bu zaman bende tıkır tıkır işledi ve tam vaktinde benim için iş kapısı açıldı..(tabi ki doğrusunu Allah bilir)yani bu sene benim için bıraktığım seneden çok daha yoğun olacak inşallah..bir taraftan iş bir taraftan kurs derken günler nasıl geçecek anlamayacağım..ama istediğim de buydu:)yeni sıfatım Türkiyenin sayılı kurumlarından birinde uzman yardımcısı:)inşallah uzman olduğumun haberini de burdan paylaşmak nasip olur bana:)
  bu güzel haberi güzel bir pastayla kutlamak şarttı tabiki..sevgili rumma arkadaşımın ne zamandır aklımda olan tarifini denedim nihayet..sonuçtan çok memnun kaldım..denemenizi kesinlikle öneririm..rummacım sevgilerimi yolluyorum sana en içteninden..
BALKABAĞI PASTASI
Malzemeler:
  • 1kg balkabağı
  • 1 s.b şeker
  • 1,5 paket ülker petibör bisküvi
  • 2 y.k tereyağ
  • 1/2s.b çekilmiş ceviziçi
  • 1 pk kremşanti
  • 1 s.b soğuk süt
hazırlanışı:
  1. dilimlediğiniz kabakları 1 s.b şekerle pişirin.
  2. pişen kabakları rondodan geçirdiğiniz bisküvilerle karıştırın.
  3. çekilmiş cevizi ve 2 y.k tereyağıda ilave edip iyice karıştırdıktan sonra ister kelepçeli kalıba ya da servis yapacağınız tabağa karışımı bastırarak yerleştirin.
  4. hazırladığınız kremşantiden süslemek için bir miktar ayırdıktan sonra karışımın üzerine şantiyi yayın.
  5. dilerseniz ayırdığınız şantinin içine bir miktar pişen kabaklardan ilave edip(renk değişimi olması için)süslemeleri yapın.(benim kabağım az geldiği için fazla bir renk farkı olmadı)
**servisin ilk diliminde biraz zorlanıyorsunuz ama sonrası kolay oluyor.

9 Ocak 2010 Cumartesi

HEDİYEM


Sanal alem arkadaşlığı bir başka gerçekten..bazen diyorum ki iyiki blogumu açmışım,böyle güzel yürekleri tanıma fırsatım olmuş.sevgili handenur(sarmaşık eczanesi),elif(laborutuvarım mutfak),sevdalıtatlar,aslıhan(urfa tutkunu),mahberi,sevgi,yine adaşım elif(ekinin mutfağı),paşa kızı mutfakta bana bu güzel çiçeği layık görmüşler..hediyelerin en güzelini yani..kendilerine çok teşekkür ediyorum...kocaman sevgilerimi yolluyorum..gönlünüzde çiçekler açsın hep canlarım..bende tüm blog dostlarıma hediye ediyorum çiçeğimi:))

5 Ocak 2010 Salı

YARIŞMAYI KAÇIRMAYIN

EE
herkese merhaba..bir süre önce blogumda tanıtımı olan "Türkiye Keyvene'si arıyor yarışması"nı hatırlatmak istiyorum size..tanıtım çalışmalarını durdurdular ama başvuru için henüz geç kalmış değilsiniz.10 ocak son gün..eğer yöresel bir yemeğiniz varsa hiç durmayın ve siz de yarışın..ben Doğu Anadoluya özgü ama bize eşimin Azeri dedesinden yadigar kalan  parmakhangeli ile katıldım bile..bir başarı elde edersem buna en çok kayınvalidem sevinecek eminim..yemeğin tarifini bloga eklediğimi söyleyince öyle sevinmişti ki..şaşırmıştım..bu yemek onun için apayrı..rahmetli babası hangeli yediğinde "işte şimdi gözüme ışık indi"dermiş..Azerbeycandan Türkiyeye kominist Rusya baskısından dolayı göç etmek zorunda kalmış..ve bununla birlikte nice çilekeş hikayelere sahip olmuş..her yapışımda rahmetle anarım kendisini..ve kesinlikle öneririm..muhteşem bir lezzet..hele son yaptığım yıldızlı peki aldı:)(bundan önceki yaptığım hangelde malzemeden kısmıştımda(;..tarifi merak ediyorsanız ne diyorlar bugünlerde:) TIK TIK..

3 Ocak 2010 Pazar

KABAK TATLISI VE MİM

kabak tatlısı
  Bu cümleyi kurmazsam olmazz:))işte 2010un ilk tarifi...tatlıyla başlayalım senemiz şeker tadında geçsin:)tam bir polyannacılık değil mi?hayat hep şeker tadında geçer mi?acısı olmazsa şekerin tadını kim bilir ki?şunu kabullendim ben..bu dünya imtihan dünyası..hepimiz bir şekilde geçiyoruz bu yoldan..önemli olan her koşulda şükür etmek..eğer bunu başarırsak tamamdır zannımca..2010'a bir gün kala belki de hayatımı değişterecek bir gelişme oldu..kesinleşsin paylaşacağım sizinle..hayırlısı inşallah..ve senenin son üzücü haberini aldım maalesef..çok sevdiğim çocukluk arkadaşımın babası kalp krizi sonucu vefat etmiş..al işte dedim kendime..dünya için çabala dur ve aniden bir iğne bile götürmeden,herşeyi bırakıp ebedi aleme yola çık..seneler sonrasının planını kuran biz insanoğlu ne kadar aciziz..sabah sıcacık kalktığımız yatağımıza akşam yatacağımızın garantisi var mı?YOK!anı yaşamak daha doğrusu.. en güzeli ebedi hayatımıza yön verecek şekilde değerlendirmek zamanı...ama gel gör ki biz bunu bir türlü idrak edemiyoruz..edemiyeceğiz de bu gidişle..
  gelelim tatlıma..eşimin çok sevmesi nedeniyle kabak tatlısı evimizde sıkça yapılır..önceleri uzak durduğum bu tadı artık ben de çok seviyorum..tahinli cevizli..hımm..harika oluyor gerçekten...denemenizi öneririm...
malzemeler:
  • 1kg balkabağı
  • 1,5su bardağından  1 parmak eksik şeker
  • tahin
  • çekilmiş ceviz
hazırlanışı:
  1. bir gece öncesinden dilimlenmiş kabağı,pişiriceğiniz tencereye koyup,şekerini ilave edip ağzını kapatın.
  2. ertesi gün kabak suyunu bırakmış olacaktır.orta ateşte ilk 5 dk tencerenin kapağı açık pişirin.
  3. daha sonra ateşi biraz daha kısıp kapağı kapatıp,şerbeti köpüklenene kadar pişirin.(kabaklar yumuşamış,şerbet su görüntüsünden çıkmış olmalı)
  4. şerbet koyulaşmadan fırın tepsisine aldığınız kabakları 180 derecede 20dk kadar fırınlayın.
  5. üzerine tahin ve ceviz döküp servis edin..(tatlını şerbetinden de koymayı unutmayın)
geldim uzun zamanır cevaplanmayı bekleyen mim sorularıma..sevgili adaşım "elif"ve sevgili arkadaşım "huriş"beni mimledi..kendilerine beni unutmadıkları için kocaman sevgilerimi yolluyorum..
1.Sizi en çok üzecek olay:
Allah dağına göre kar verirmiş!sevdiklerimi kaybetmek zaten söylememe bile gerek olmayan üzüntülerimden.kayıp olayından çok korkuyorum..aklım çıkıyor kzımı kaybetmekten..Allah korusun hepimizi,buınu yaşayanlara da çok büyük sabırlar versin..
2.Nerede yaşamak isterdiniz:
gerçekten huzurlu olduğum her neredeyse..
3.Yaşayabileceğiniz en mutlu an:
buna net bir cevap vermek imkansız..insan oğlu doyumsuz çünkü..istediği şeye ulaşınca yenisini sitemeye başlıyor..sanırım sağlıklı nefes alabildiğim her an en mutlu anım..
4.Hangi hataları hoşgörüyle karşılayabilirsiniz:
hoş görü sınırım oldukça geniş gerçekten..art niyet aramamak için elimden geleni yaparım..bir kılıf uydururum olanlara..ama  kasten yapılmış hataları unutmam..
5.En sevdiğiniz erkek karakter:
Yok öyle biri:)film karekterleri film bittiği anda biter benim için.
6.Tarihteki favori kahramanlarınız:
Fatih Sultan Mehmet,Mevlana Celaleddin Rumi ilk aklıma gelenler.


7.Gerçek hayattaki favori kahramanınız?
canım babam..


11.Bir kadında en çok beğendiniz özellik:
samimiyet kesinlikle..güven vermeli her koşulda..kişilik sahibi olmalı..

12.En sevdiğiniz erdem:

Allah rızasını gözetmek
13.Yapmaktan en mutlu olduğunuz iş:


kesin bir şey söyleyemiyorum..o kadar değişken ki..en kısa cevabı:mutlu etmek:)


14.Kimin yerinde olmak isterdiniz?: dünyanın hırslarından geçmiş ,ebedi hayat için nasıl yaşanacağını hakkıyla idrak etmiş birinin yerinde herhalde..

15.Arkadaşlarınızda hangi özelliklerin olmasını isterdiniz:


samimiyet,güvenirlik,fedakarlık,en önemlisi ise özü sözü bir olmak..


16.Kendinizde gördüğünüz en temel eksiklik:
herkesi kendim gibi bilmek!


17.Hayatınızın en büyük şanssızlığı:


şans ya da şansızlık gibi kavramlara inamıyorum..kaderciyim.. 18.En sevdiğiniz renk:
kırmızı,fuşya,mavi,siyah
19.En sevdiğiniz çiçek:


gül
20.En sevdiğiniz kuş:
papağan
21.En sevdiğiniz yazar:
Tarık Buğra,Ahmet Ümit,Elif Şafak..
22.En sevdiğiniz şair:
Necip Fazıl Kısakürek,Mehmet Akif Ersoy,Sezai Karakoç

23.Tarihte en sevmediğiniz karakter:
Adolf Hitler,firavun
24.En çok isteyeceğiniz özellik:
şükür bilincinde olmak
25.Nasıl ölmek isterdiniz:

şehit mertebesine nasip olacak her ne şekil olursa kabulumdür.
26.Hayattaki sloganınız:
ALLAH VAR,GAM YOK!

27.Şu anki ruh haliniz:

çok şükür....
TuzBİBER Dergisinin son sayısı için tıklayınız.
 
Bu blog BloggerV.com üyesidir.

KEYF-İ MUTFAK Copyright © 2009 Cookiez is Designed by Ipietoon for Free Blogger Template